Hafiften bir fırça yedik ya! Fırça dediysem, akademisyenliğimize ufaktan bir sataşma. Olacak o kadar...Ama, keşke benim yazdığım iki paragraflık şeyi doğru dürüst okuyaydı ablamız demeden de geçemiyorum. Çünkü beni ilk cümlemden başlayarak yanlış anlamış. Neyse, canı sağ olsun.
İşte bu fırçadan mülhem, acaba bugün şu eksterm pro- AKP cerideyi okumasam, okumasam da durduk yere bi fırça daha yemesem diye geçirmedim değil içimden! Ama kabil mi, orda İbrahim T., Yusuf K. vesair ehl-i dilin yazıları çıkıyor. Yine bir nim eda ile tıkladım gastenin sayfasını. Yoklar. Ne T ne de K. bugün yoklar.
Gelgör ki MV olan bir arkadaş da orda kendi çapında bir şeyler yapıyor ya, bugün de o işte çarptı nazarıma. Çarpmaz olaydı!
Bir sürü laf ebeliği. Samimiyetten yoksun bir araba laf. Hem de epey uzun yazmış ha! Herhalde gastenin kağıt versiyonunda en az bir sayfa falan tutar. Da, muhteviyat itibarıyla bir cümlecik hikmet-i hakikat olsa! Safi propaganda! Bile değil. Bildiğin boş. Bomboş. Boş.Luk.
Doğup büyüdüğü bir beldeden "paralelcilerin dersanesinde öğretmenlik yapan" birisinin kendisine anlattıklarını paylaşıyormuş okuruyla güya. O öğretmen öyle şeyler anlatmış ki, MV'mizin edebi müsaade etmediği için, bir de dili varmadığı için bize onlardan bahsedemez!
Ayıplı şeyler; zahir. Böyle derken, hakkını yemeyelim, "bağışlayın" diye de ekliyor. Estağfurullah.
Şimdi bunları yazarken sordum kendime. Ya ben böyle neyle uğraşıyorum. Hakkaten. Zırva tevil götürmez. İşim mi yok!
Neyse.
Dediğim gibi yazı uzun. Hepsini okuyacak halim yok. Ama tam şuraya gelince koptum. Tam şuraya. Paralelci dersane öğretmeni şunu iftiralamiş, pardon itiraflamış, sayın MV'ye:
"Arkasında namaz kıldıkları cemaatın imamının Kılıçdaroğlu için şöyle dediğini aktardı:
Kılıçdaroğlu'nu dinlediğimde sanki Kur'an dinliyormuşum gibi zevk alıyorum."
Pes ya.. Burda hakkaten kopulur. İnsafın insaf, izanın da izan dilendiği yerlerden bir yer. Gerçi bu aralar böyle yerlerden çok var:))))
Hafiften sitemkarane fırçasını da yediğimiz ablamız kusura bakmasın ama, böyle bir hezeyan ve herzenin cemaatten birinin lakırdısını olamayacağını bilmek için Hareket hakkında doktora yapmaya gerek yok. He, hakkaten de böyle bir gerzek varsa Hareket içinde; bu saftiriği ortaya atarak koskoca bir camiayı zan ve töhmet altına sürmeye de hacet yok! Yani burdan bir şey çıkmaz!
İnsan üzülüyor tabii böyle yazıları görünce...Kelimesiz, cümlesiz..üslupsuz üsturupsuz ve insafsız yazıları..İnsafsız dedim çünkü bu zevat ifrat ve tefrit kozmosunda yaşıyor. Ya güzelleme ve kasideler, ya da kahriyeler yazıyorlar. Ortasını bulun be kardeşim. En azından deneyin! Allah yardım edecektir!
Bunu derkenç ben Pro-AKP mecralarında zaman zaman Hareket hakkında, Hareketi kıyasıya da eleştiren çok okkalı yazılar görüyorum. Bu yazıları çok çok önemsiyorum da! İhtiyaç var Hareketi hakikaten ciddiyetle ele alacak, tahlil edecek, tenkid edecek yazılara, çalışmalara...Bu minvalde yazıalr görünce özenle arşivime yolluyorum da!
Ama allaasen, içinde böyle bir herzenin olduğu yazıyı kim yazar kim okur. Cemaat bundan daha iyi bir eleştiriyi veya muameleyi; okur da bundan daha iyi bir yazıyı hak etmiyor mu! Kendine saygın olsun be yazar!
No comments:
Post a Comment